Lady
Machbet elindeki çıkması imkansız sandığı kanı temizlemek için kendini
oradan
oraya atar, ama bilinen odur ki kan lekesi yıkansa bile çıkmaz, suçluyu ele
verir ve ele bulaşmış bir kan bedeli ödenmez bir günahın delilidir.
Yüzyıllardır
tanrılara adanan adaklar için akıtılan kan, kurban bayramlarında kesilen
kurbanların kanı, komşulara götürülen kanlı et parçaları, kan kardeşliği içi
akıtılan kanlar ve gerdek gecesi bakireliğin simgesi olarak akan kan daima
kutsal sayılmıştır.
Ama
kan akıtmak sadece bu kadarla sınırlı kalmaz. Sudan sebeplerden işlenen cinayetler, kan
davaları, töre cinayetleri, devletin
terörist diye adlandırdığı (terör için terör yaptığı) onca insandan akan kan
ise bir çeşit dezenfektan etkisi yaratmaktadır toplum tarafından. Öyle ya, kan
akıtılarak namus temizlenir, çıkan bir kavga sonucu ya da bir kıskançlık
krizinde hak savunulur, kan davalarında öç alınır ve devlet tarafından işlenen
cinayetlerle ise 'terörist' diye adlandırılan insanlar yeryüzünden kan ile
silinmeye, yaşadığımız ülke temizlenmeye çalışılır.
Çok
temiz bir ülkeyiz vesselam! Kanın dezenfektan etkisinden yararlanıp her türlü
kötülüğü ve pisliği kan ile temizlemeye kalkarız.
“Dişe
diş, kana kan, intikam, intikam!” diye bağırırız hep bir ağızdan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder