28 Eylül 2014 Pazar

HANGİ AŞK DOLDURABİLİR DOSTLUĞUN YERİNİ?

                                   

Geceleri korkuyla karşılamak yoktu artık ve tedirgin, yorgun, umutsuz sabahlara uyanmak geride kalmıştı.

Gözgöze gelmeden de sevebilmek sır olmaktan çıkmıştı artık. Ne bir aşkı kaybetmeye ne de yenisini bulmaya gösterilen gayreti göstermiyorduk hiçbirimiz.

Hayatlarımızın müşkül hikâyelerini değiştik önce, define aramayı çoktan bırakmış birbirimizde bulduğumuz cevherleri farkına varıyorduk.

İlk görüşte aşkın büyüsü uzaklaşıyordu tarihimizden, bir yanıp bir sönen deniz feneri gibi seslerimiz yalnız olmadığımızın sinyallerini veriyordu. Yalnız değildik artık biz.

Sadece arkadaş olduğumuzu ezberleyerek unutmaya başladık bazen, bazen dostluğun derin sularında yüzdük.

Aşina olmanın çeşitli anlamlarını yaşıyorduk her gece, her gece hasretle bekliyorduk birbirimizi.

Bir yangında kurtarılacak ilk’lere sahip olmanın telaşını taşıyordu kalplerimiz.

Onsuz yapamayacağımız geceler vardı artık, başka kimse ile paylaşamayacağımız mevzularımız bir de…

Derin bir sevdanın alışık izlerini taşısa da özlemlerimiz, oturtmuştuk adını; dosttuk biz.

Hayatlarımıza başka biri girse eksilmeyecek, biri gitse artmayacak bir beraberliğin eşiğinde oturuyorduk kalp kalbe.

 Dışımızda unutulanlar, içimizde unutmak istediklerimiz, biz hep içiçeydik 

Her gece bizbizeydik





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder